“BİZİM ÇAYIMIZ DÜNYA’DA ÜZERİNE KAR YAĞAN TEK ÇAYDIR”
“İKLİM ŞARTLARI DEĞİŞİYOR, 4. SÜRGÜN ÇAYI ALABİLİRİZ”
“ÇAYKUR DİDİ’YE LİMONATA GELİYOR!”
Alihan Telatar- Rize-BHA
ÇAYKUR Genel Müdürü Yusuf Ziya Alim, çayın bu bölgeye gelişinin 100 yıl önce oldukça zor olduğunu hatırlatarak, bu noktaya gelindiğinde ÇAYKUR’un 49 yıllık çay fabrikasıyla kaliteden ödün vermeden üretime devam ettiğini belirtti.
“ÇAYIN BÖLGEYE GİRMESİ KOLAY OLMADI”
Alim, Türkiye’ye çayın girişine dair çalışmaların uzun bir geçmişe sahip olduğunu belirtirken, 1924 yılında çıkan bir yasayla çay ve narenciye tarımının teşvik edildiğini anımsatıyor. Prof. Dr. Ali Rıza Erten’in bölgedeki tarımsal potansiyeli araştırdığı bilgisi de dikkat çekici. Bölgenin insanlarını burada tutmak adına çay tarımı alternatifinin sunulması gerektiği öngörüldüğünü ifade etti.
Zihni Derin’in, dönemin tarım çalışmalarını yürütmek üzere görevlendirildiğini ve çay fidanlarını yetiştirmek için Batum’a gittiğini belirten Alim, çay dikiminin bu sayede başladığını ve bölge halkının bu süreçte destekle bulunduğunu da vurguladı. İlk çayın 1938 yılında 130 kg olarak üretildiğini ve zamanla bu üretimin arttığını aktardı. Çayın yerleşik tarım alışkanlıklarına rağmen bölgede kabul gördüğünü de sözlerine ekledi.
Alim, “Bugün itibarıyla 49 yıllık çay fabrikamız var, fakat çayın yerel halk tarafından benimsenmesi kolay olmadı. İnsanlar, çayın geçimlerini sağlamada ne denli etkili olabileceğinden endişeliydi” ifadelerini kullandı.
ÇAYKUR Genel Müdürü, 100. yılını kutlayan bu kültürün geleceği için, kaliteden ödün vermediklerini ve daha fazlasını hedeflediklerini ifade etti.
“ÇAY BÖLGE İÇİN OLMAZSA OLMAZ STRATEJİK BİR ÜRÜN”
Alim, teknolojiye karşı olmadıklarını, fakat teknolojinin yerinde kullanılmasının önemine dikkat çekti. Tarımsal faaliyetlerde doğru yöntemlerin uygulanması gerektiğini vurgulayan Alim, çay üretimini daha bilinçli bir şekilde yürütmek için toplumda bir bilinç oluşturulması gerektiğini ifade etti.
Bu iletişimi sağlamak için gençlerin çaylık alanlarda deneyim kazanmasının öneminin altını çizen Alim, üniversitelerle işbirliğinin artırılması gerektiğini ve Ziraat Fakültesi ile işbirliği yaparak çayın geleceği için daha farklı uygulamalara ihtiyaç duyduklarını belirtti.
Alim, çayın her parçasının değerlendirileceği bir üretim anlayışını benimseyeceklerini de vurgularken, atıkların artık başka ürünlerin başlangıcı haline geldiğini ifade etti.
“783 BİN TON YAŞ ÇAYDAN 150 BİN TON KURU ÇAY ÜRETİLDİ”
Yaş çay alımında genel anlamda sıkıntı yaşanmadığını ifade eden Alim, bu yılki kampanyanın olumlu geçtiğini söyledi. Üreticilerin menfaatini her zaman ön planda tutacaklarını belirten Alim, kota uygulamalarının gerekliliğine dikkat çekti.
Alim, “783 bin ton yaş çay aldık, 150 bin ton kuru çay ürettik. Çay alımında herhangi bir sorun yaşamadık, teknik tüm süreçleri sağlıklı bir şekilde yürüttük” dedi.
“EN ÇOK ÇAY AVRUPA ÜLKELERİ İÇİYOR, EN BAŞTA İSVİÇRE VAR!”
News
