İSTANBUL-BHA
Dr. Öğr. Üyesi Melek Gözde Luş, akran zorbalığının çocukların yaşamları üzerinde çeşitli olumsuz etkilerini vurguladı. Zorbalığın fiziksel, sözel, sosyal ve siber çeşitleri ile ortaya çıktığını söyleyen Luş, bu olumsuz davranışların temel nedenleri arasında dürtüsellik, tedavi edilmemiş hiperaktivite ve dikkat eksikliği, ayrıca şiddetin normalleştiği aile ortamlarının bulunduğunu ifade etti. “Şiddetin onaylandığı ailelerde yetişen çocukların zorbalık yapma olasılığı daha yüksektir” şeklinde uyarıda bulundu.
Zorbalığın çocuklar üzerinde derin etkiler bıraktığına dikkat çeken Luş, bu duruma maruz kalan çocuklarda korku, kaygı, okula gitmek istememe, eğitimde başarısızlık, mide bulantısı ve baş ağrısı gibi fiziksel semptomların görülebileceğini aktardı. Ayrıca sürekli kurban rolünde kalan çocukların öz saygılarında düşüş yaşadığını, depresyon ve psikiyatrik bozuklukların ortaya çıkabileceğini belirterek ailelere bu tür belirtilere karşı hassas olmaları gerektiğini hatırlattı.
Luş, çocukların zorbalıkla başa çıkmalarının oldukça zor olduğunu belirtirken, “Çocuklar bu durumu ailelerine veya öğretmenlerine aktaramayabilir ve bu durum bir çıkmaza yol açabilir. Aile ve öğretmenlerin konuyla ilgili duyarlılığı, çocuğun yaşadıklarını anlatmasına olanak sağlar. Destekleyici bir tutum sergilenmeli ve çocuk suçlanmamalıdır. Okullar, özellikle fiziksel zorbalıkların önüne geçerek çocukların kendilerini güvende hissetmelerini sağlamalıdır” ifadelerini kullandı.
Eğitimin zorbalığın önlenmesinde kritik bir rol oynadığını da dile getiren Luş, okullarda küçük yaşlardan itibaren çocuklara, velilere ve öğretmenlere zorbalıkla ilgili eğitimler verilmesi gerektiğini önerdi. Zorbalık yapan çocukların ebeveynlerinin ise bu durumu tedavi gerektiren bir sorun olarak görmeleri gerektiğini belirten Luş, “Dürtüsellik basit bir sorun değildir, ebeveynlerin profesyonel yardım alması önemlidir” dedi.
News
