HAFİF YAĞMUR
SABAHA KALAN SÜRE
CNN International’a göre, uzay araştırmalarında elde edilen arşiv verileri, manyetarlar veya yüksek derecede manyetize nötron yıldızları ile ilgili yeni bir bulguya işaret ediyor.
“BU ASLINDA ÇÖZÜLMEMİŞ EĞLENCELİ BİR BULMACA”
Bilim insanları, hidrojen ve helyum gibi hafif elementlerin, ayrıca az miktarda lityumun, evrenin oluştuğu büyük patlamadan sonra ilk dönemlerde var olduğuna inanıyor. Patlayan yıldızların, demir gibi ağır elementleri serbest bıraktığı ve bu elementlerin yeni yıldız ve gezegenlerle birleştiği düşünülüyor. Ancak demirden daha ağır olan altının evrendeki dağılımı, astrofizikçiler için hâlâ çözülmemiş bir muamma oluşturuyor.
The Astrophysical Journal Letters dergisinde Salı günü yayımlanan çalışmanın baş yazarı Anirudh Patel, New York’taki Columbia Üniversitesi’nde fizik alanında doktora öğrencisidir. Patel, “Bu, evrendeki karmaşık maddenin kökeni açısından oldukça temel bir soru. Bu, çözülmemiş eğlenceli bir bulmaca” şeklinde değerlendirdi.
Önceden, kozmik altın üretiminin yalnızca nötron yıldızı çarpışmalarıyla ilişkilendirildiği düşünülüyordu.
UZAYDAKİ “ALTIN FABRİKALARI”
Gökbilimciler, 2017 yılında iki nötron yıldızı arasında gerçekleşen bir çarpışmayı gözlemledi. Bu çarpışma, uzayda yerçekimi dalgaları olarak adlandırılan dalgalanmalara ve bir gama ışını patlamasına neden oldu. Kilonova olarak bilinen bu olay, altın, platin ve kurşun gibi ağır elementlerin üretimini de sağladı. Kilonovalar, uzaydaki altın “fabrikaları” olarak tanımlanıyor.
Louisiana Eyalet Üniversitesi’nde yardımcı doçent olan ve çalışmanın yazarlarından biri olan Eric Burns, çoğu nötron yıldızı birleşmesinin son birkaç milyar yılda gerçekleştiğine inandıklarını belirtti. Bununla birlikte, NASA ve Avrupa Uzay Ajansı’ndan elde edilen ve geçmişte çözülemeyen 20 yıllık verilerin, daha önce evrenin bebeklik döneminde meydana gelen magnetarlardan kaynaklanan patlamaların, altının yaratılması için alternatif bir mekanizma sunabileceğini öne sürdü.
“YILDIZ DEPREMLERİ”
Nötron yıldızları, patlayan yıldızların çekirdek kalıntılarıdır ve yoğunlukları öylesine yüksektir ki, bu yıldızların bir çay kaşığı kadar malzeme, Dünya üzerinde 1 milyar ton ağırlığındadır. Manyetarlar, son derece güçlü bir manyetik alana sahip olan bu tür yıldızların bir alt grubudur.
Burns, gökbilimcilerin hâlâ manyetarların nasıl oluştuğunu çözmeye çalıştığını belirtirken, ilk manyetarların evrenin başlangıcından yaklaşık 200 milyon yıl sonra veya 13,6 milyar yıl önce oluşan ilk yıldızlardan hemen ardından ortaya çıktığını düşünüyor.
Manyetarlar, belirli aralıklarla “yıldız depremleri” nedeniyle radyasyon salınımına yol açar. Dünya üzerindeki depremler, erimiş çekirdeğin gezegenin kabuğunda yarattığı hareketlerden kaynaklanır ve gerginlik biriktiğinde, bu durum yer sarsıntılarıyla sonuçlanır. Burns, yıldız depremlerinin de benzer bir mekanizmayla oluştuğunu ifade etti.
Bildirimler