ANKARA-BHA
Türkiye, 2025 yılına rekor sıcaklıklarla damga vurmuş durumda. İklim uzmanları, yaklaşan yaz mevsimi için önemli uyarılarda bulunarak bu sezonun, sıcaklık ve kuraklık açısından son yılların en zorlayıcı dönemlerinden biri olabileceğini ifade ediyor.
Uzmanlar, küresel ısınmanın etkilerinin Türkiye’de giderek belirginleştiğini vurguluyor. Ocak ve mart aylarında kaydedilen yüksek sıcaklıkların ardından nisan ayında yaşanan ani sıcak düşüşü, “iklim kırbacı” olarak adlandırılan keskin hava geçişlerinin etkisini gözler önüne serdi.
Ocak ayında Türkiye’de ölçülen ortalama sıcaklık bu yıl 5,5 derece olarak kaydedildi. Bu değer, 1991-2020 yılları arasındaki ortalamanın 2,6 derece üzerine çıkarken, son 55 yılın en sıcak üçüncü ocak ayı olma özelliğini taşıyor.
Mart ayında ise 13 il ve 17 ilçede sıcaklık rekorları kırıldı. Özellikle İzmir’de 15 Mart’ta 31,1 derece ölçüldüğü bildiriliyor; bu, 1938 yılından bu yana mart ayında kaydedilen en yüksek sıcaklık olarak tarihe geçti.
Fakat sıcak günlerin ardından nisan ayında gelen soğuk hava dalgası ve kar yağışı, birçok şehirde eğitim faaliyetlerini aksatırken, tarım ürünlerini de zirai don riskiyle karşı karşıya bıraktı.
Uzmanlar, son günlerdeki yağış eksikliğinin uzun bir süre devam ettiğine dikkat çekerek, bu durumun toprak ve su kaynaklarının yenilenme kapasitesini olumsuz etkilediğini belirtiyor. Kuraklığın artık geçici bir sorun olmaktan çıkıp kalıcı bir tehdit haline geldiği konusunda hemfikirler. İç Anadolu, Ege ve Güneydoğu Anadolu bölgelerinde alarm veren kuraklık koşulları, önümüzdeki yaz aylarında sıcaklıkların artmasıyla daha da kritik hale geleceği öngörülüyor. Bunun, tarımsal üretim ve su temini gibi pek çok alanda önemli baskılara yol açacağı ifade ediliyor.
News
