Düzce’nin durumunu ele almanın vakti geldi. Düzce, mevcut sınırlarını aşma yönünde büyük bir arzu içinde.
Düzce’nin büyüyen talepleri ve gelişim hızı, yöneticilerin ve siyasetçilerin gerisinde kalmasına neden oluyor. Onlar adeta değişimin hızına ayak uydurmakta zorluk çekiyorlar.
İTHAL VEKİL NE DEMEK?
Yerel meselelerin gündeme taşınmasında önemli bir rol üstlenen Düzce Milletvekili Talih Özcan, bu konuyu Meclis’te dile getirdi. Kendisi “ithal vekil” olarak nitelendirilse de, Düzceliler arasında ciddi bir yer edindi ve Düzce’nin sorunlarını çözme çabası içerisine girdi. Peki, bunlardan biri hangi konu oldu?
YIĞILCA VE AKÇAKOCA YOLU SORUNU KİMİN MESELESİ?
Özellikle Yığılca yolu hakkında konuşmalıyız. Düzce’de Metin Kaşıkoğlu ve Fevai Aslan gibi siyasilerin önemli rolleri oldu. Fevai Aslan, sıcak asfaltların mimarı olarak bilinirken, Metin Kaşıkoğlu da Cumhurbaşkanı’nı buraya davet eden il başkanıydı. Ancak, Yığılca yolu konusunda verilen söz yerine getirilmedi. Bu durum ise önemli bir kayıptır.
Karadeniz Sahil Yolu ise bir başka konu. Bu yol, Artvin’den Akçakoca Sapağı’na kadar çift yol olarak gelişmiştir. Düzce’nin vekilleri nerede? Acaba Akçakocalı milletvekillerinin bu yolun yapımı için yeterince çaba gösterdiğini söyleyebilir miyiz? Yine bu yol hâlâ yapılmamış durumda. Bu bir acziyetin göstergesidir.
MİLLET VEKİLİ OLMAK GEREKİYOR
Bu yolların ve altyapının gündeme gelmesi, Talih Özcan’ın çabasıyla gerçekleşti. Milletvekili olmak demek, halkın sorunlarına yanıt vermek demektir; vezir olmaya kalkarsanız, halkın karşısında sadece birer figür olursunuz. Ancak, muhalefetten bir ses çıkar, sorunu gidermediğinizi herkes duyar.
Yığılca yolu hala yapılmadı. Verilen sözlerin takipçisi olamayan bazı siyasetçiler, halkla iletişim kurmaktan uzaklaşmış durumda. Bu durum, Düzcelilerin siyasi temsilcilerinden beklentilerinin karşılanmadığını gösteriyor.
AK PARTİ İÇİ ÇATLAKLAR
Ali Sürer gibi AK Partili yöneticiler, halkla olan bağlarını kopardıkları için eleştiriliyor. Kendisine ulaşmaya çalışan bir vatandaş, Ali Sürer’i ‘yeğenlikten reddedeceğim’ diye tehdit ediyor. Bunun göstergesi, AK Parti’nin iç kadrolarının halkı dinlemediği ve sorunlarına çözüm bulmadığıdır.
Düzce, kabuğuna sığmıyor. İnsanlar çaba sarf etmek istiyorlar. Faruk Özlü’nün, birçok millete daha çok çalışarak halkla temas kurması, bu durumu açıkça ortaya koyuyor. Vekiller ise sadece belirli bir kitleyle iletişim kurabiliyorlar. Artık insanların bekleyişi ve beklentileri yönelik olmaktan çıkmıştır.
Düzce’de tarım ve turizm konularında mücadele veren enteresan girişimler var. Fakat bu girişimlerin sesinin duyulmadığını görmek, mevcut siyasetin ve yönetim anlayışının sorgulanmasını gerektiriyor.
Son dönemde, devlet hastanelerinde yaşanan hizmet sorunları dikkat çekiyor. Çoğu kişi, tedavi olabilmek için yüksek ücretler ödemek zorunda kalıyor. Oysa iyi hakimlere özel hastanelerde devasa maaşlar sunuluyor. Bu durum, sağlık sisteminin zengin ve fırsatı olanların lehine döndüğünü gösteriyor.
News
