AÇIK
SABAHA KALAN SÜRE
Demokrasi kavramını tam olarak içselleştirmenin zorluğunu yaşıyoruz. Eleştiri yapmak, sorunlara çözüm üretmek ya da somut verilerle topluma katkı sağlamak konularında pek başarılı olamıyoruz. Özgürlüklerin birbirini kısıtladığı bir ortamda gerçek bir demokrasi sağlanamaz. Bu yüzden, özgürlüklerin anlamı kayboluyor.
DEMOKRASİYİ HAZMEDEMEDİK
Dün (22 Nisan) Alperen Ocakları ve CHP’nin Anıtpark Meydanı’nda kurduğu stantlar arasında bir karışıklık yaşandı. Her iki grup da demokratik haklarını kullanmaya çalışıyor, ancak durum bu şekilde insani ve vicdani bir tutum sergilemiyor. Bu gibi durumlar, demokrasinin ruhuna aykırı bir görüntü ortaya koyuyor.
Bir ülkede anayasal hakların aranması için cumhuriyetin varlığı şart. Ancak hak ararken, yasaların ve insanların fikirlerine saygı duymak gerekiyor. Doğru olan, fikirlerin, aklın ve mantığın öne çıktığı bir demokrasi anlayışıdır. Ne yazık ki bu günlerde yaşananlar, bunun hadiselerini gözler önüne seriyor.
DEPREME HAZIRLIKLI MIYIZ?
Bugün (23 Nisan) İstanbul’da meydana gelen deprem, pek çok kişide kaygı yarattı. Depremi daha önce deneyimlemiş olan bir bölge olarak akıl ve metanetle yaklaşmaya çalışsak da, can korkusu ön plana çıkıyor. Depremler, her an her şeyin değişebileceği gerçeğini hatırlatıyor.
Düzce’de, riskli binalar hala gündemde. Yıkılması gereken yapılar için gerekli adımlar atılmadı. Deprem anında hangi binanın dayanıklı olacağı bilinmediği için, binaların güvenliğinden emin olmak kritik önem taşıyor. Düzce, geçmişte depremden ağır hasar almış bir kent. Bu gerçek, acil tedbirlerin önemini bir kez daha açıkça ortaya koyuyor.
SORUMLULUK VE VİCDAN
İdareciler, bu sorumlulukla hareket ederken, toplumun beklentilerini karşılamak zorundalar. Vicdanlı bir yaklaşım benimsemeyen uygulamalar, insanların hayatını olumsuz etkiliyor. Herkes kendi menfaati doğrultusunda hareket ederken, bu olumsuz durumları değiştirmek için el birliği ile çalışmak kaçınılmaz bir gereklilik.
Yapılan her uygulama ve düzenleme, toplumda olumlu bir etki yaratmalı. İstisna durumları daima göz önünde bulundurmak ve kaide gibi görmek, felaketlerin önlenmesi için önemlidir.
KONURALP’teki FUHUŞ OPERASYONU
Dün (22 Nisan) Konuralp bölgesinde yapılan fuhuş operasyonu, toplumda önemli bir yankı uyandırdı. Zina suç olmaktan çıktığı için, bu tür operasyonların daha fazla yapılması gerekliliği bir kez daha ortaya kondu. Düzce’deki tüm güvenlik güçlerinin emeği ve çabaları takdir edilmelidir.
Toplumda yaşanan sıkıntıların önüne geçmek için, insanların polisle bir araya gelmesi ve işbirliği yapması elzemdir. Bu, Düzce’deki sorunların azaltılmasına katkıda bulunacaktır.
CEHALET VE İLİM
Basmacılar Çarşısı’ndaki kütüphane tartışmaları devam ediyor. Belediye, binanın kütüphane olması için gerekli adımları atmadığı iddiaları ortaya atılıyor. Eğitim ve ilim, toplumların ilerlemesi açısından son derece önemli. Eğer kütüphane düşüncesi tartışma konusu oluyorsa, bu durum oldukça üzücüdür.
Kütüphanenin topluma katkı sağlaması gereken bir yer olduğu gerçeği, tartışmasızdır. İlim ve bilimin olmadığı bir ortamda, ilerlemenin
Bildirimler