DOLAR 37,9556 -0.08%
EURO 41,2092 0.02%
ALTIN 3.801,28-0,25
BITCOIN 32321523.37969%
Bolu
13°

HAFİF YAĞMUR

SABAHA KALAN SÜRE

AB’nin Güvenlik Politikasında Türkiye’nin Rolü Büyüyor

AB’nin Güvenlik Politikasında Türkiye’nin Rolü Büyüyor

ABONE OL
Mart 28, 2025 10:41
AB’nin Güvenlik Politikasında Türkiye’nin Rolü Büyüyor
0

BEĞENDİM

ABONE OL


Mintez ŞİMŞEK – Araştırmacı-Yazar-BHA

2025 yılı Ocak ayı itibarıyla ABD’de görevi devralan Cumhuriyetçi Trump Yönetimi, Grönland üzerinde hak iddiasında bulunarak Avrupa Birliği (AB) ülkelerini tehdit ederken, Çin’e karşı Rusya ile iş birliği yapmakta ve Ukrayna’nın stratejik madenlerini ele geçirip, ülkeyi Rusya’ya feda etme niyetini gizli bir şekilde ifade etmiş durumdadır.

Bu gelişmeler sonrası, AB liderleri harekete geçerek 17 Şubat 2025 tarihinde Paris’te “Ukrayna ve Avrupa Güvenliği” konusunu görüşmek üzere bir araya geldi. Toplantının organizasyonu noktasında acele eden isim ise, 2019 yılında “NATO’nun beyin ölümü gerçekleşti” diyen Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel MACRON oldu.

Fransa’nın düzenlediği bu toplantıya Almanya, İtalya, İspanya, Polonya, Danimarka ve Hollanda katılırken, AB üyesi olmamasına rağmen İngiltere’nin de iştirak etmesi dikkat çekti. ABD’nin Ukrayna politikası üzerine süren tehditlere karşı Avrupa’nın güvenlik politikaları NATO Genel Sekreteri Mark RUTTE ile müzakere edildi.

Toplantıda NATO Genel Sekreteri RUTTE, Türkiye’yi işaret ederek, “AB savunma iş birliği çabalarına, AB dışındaki müttefikleri de dahil etmenin Avrupa’nın güvenliği açısından hayati önem taşıdığına inanıyorum” ifadelerini kullandı. Bu tespitlerin ardından Türkiye, 2 Mart 2025 tarihinde Londra’da gerçekleştirilecek “Rusya-Ukrayna Savaşı ve AB Güvenliği” toplantısına davet edildi.

İngiltere’nin ev sahipliğinde, NATO Genel Sekreteri Mark Rutte, Avrupa Komisyonu Başkanı Ursula von der Leyen ve Avrupa Konseyi Başkanı Antonio Costa gibi önemli isimlerin katıldığı toplantıda, devletler Cumhurbaşkanı veya Başbakan düzeyinde temsil edildi. Türkiye’yi ise Dışişleri Bakanı Hakan FİDAN temsil etti. Burada alınan kararlar doğrultusunda, 20-21 Mart tarihlerinde Brüksel’de düzenlenen AB Liderleri Toplantısı’na da Türkiye, Norveç ve İngiltere davet edildi. Toplantı sonucunda, AB ülkelerinin 2030 yılı sonuna kadar savunma yatırımlarına 800 Milyar Euro kaynak ayırması kararlaştırıldı.

Bu görüşme süreçleri, Avrupa Birliği’nin ekonomik, kalkınma ve vize serbestisi konularında Brezilya’ya kadar daralmaya giderken, göçmen ve mülteci politikalarında genişleme eğiliminde olduğunu ortaya koyuyor. Özellikle savunma iş birliği ve gümrük birliği konularında genişleyen AB, sınırlarını bir anlamda doğuya doğru uzatma çabasını da göstermektedir. Bunun temel nedeni, güvenli bir sınır hattı arayışıdır.

AB’nin bu genişletilmiş güvenlik çemberine yakın komşu olan devletlerin, örneğin Rusya, İran ve Irak’ın bu yapıya yaklaşımı ise ayrı bir soru işareti oluşturuyor. Rusya, ulusal sınırları içinde AB’nin varlığını istemediğini çeşitli stratejilerle göstermiştir.

İran’ın durumu daha belirsiz olsa da, 40 yıldır uygulanan ambargo ve yaptırımlar dolayısıyla AB ile komşu olmaktan pek memnun olmayacağı düşünülmektedir. Azerbaycan ve Ermenistan’un AB ile olan ilişkileri ise İran’ı rahatsız etmektedir. Her iki ülke de, AB’nin komşuluk politikalarında yer yolu ile İran üzerinde dolaylı etkide bulunma çabasını sorunlu görmekte ve kendi ulusal çıkarlarına göre hareket etme tercihlerini sürdürmektedir.

Bölgedeki halkların bakış açısını ele aldığımızda, Türkiye’nin komşuları olarak gördükleri güvenli bir liman olması durumu göz önüne serilmektedir. Bu durum, geçmişten beri devam eden etkileşimlerin bir sonucudur.

2014 yılında gerçekleşen DEAŞ’ın genişleme süreçleri sırasında yaşanan göç olayları, Türkiye’nin bu bölgedeki halklar için nasıl bir sığınma kapısı olduğunu göstermiştir. Türkiye’nin insani yardımları karşısında elde edilen güven, bölgedeki birçok

Nilay Elverici

En az 10 karakter gerekli